Yaklaşık 6 yıldır iş görüşmelerine giriyorum, müşterilerim adına kimi zaman İK’cılarla kimi zaman danışman olarak yüzlerce iş görüşmesine girdim. İşe alınmayan adayların bir çok ortak noktasını gördüm. İşin İK’cıları eleştirme kısmını @stajyer yapıyor zaten, ben adayların neden işe alınmadığını açıklamaya çalışacağım.
Her şeyden önce adaylar başvurdukları şirketin temsilcileri gibi düşünmemekte ısrarcılar. Bir iş ilanı açan yetkili ne ister? Mümkünse yüzlerce başvuru arasında boğulmamak, 7-8 aday çağırıp, en uygununu işe almaktır hedefi. Son zamanlarda kariyer.netin tercih edilmemeye başlamasının sebebi de bu. Hiç unutmuyorum, sosyal medya uzmanı ilanı açmıştık kariyer.nette. 324 başvuru gelmişti, oturup istatistiğini çıkarmıştım. Başvuranların sadece 14’ü daha önce sosyal medya üzerine bir yerde çalışmıştı. Tahmin edebileceğiniz üzere ilanda deneyim kriteri de vardı. Başvuran bir kamyon şoförünü aradım. Gerçekten motivasyonunu merak ettim, neden zahmet edip de başvurmuştu? Aldığım cevap evlere şenlikti. “Ya alırsanız?” Abi, alırsak ne yapacağız? Gerçekten tek hedef bir işe girmek mi? Yoksa işi yapabilmek mi? Haydi diyelim alakasız bir özgeçmişle başvurduğunuz ilan sonucu iş görüşmesine çağırıldınız. Sorulan soruya ne cevap vermeyi planlıyorsunuz? İşverenler şirketleri kalabalık görünsün diye yeni bir elemanı işe almıyor. İş yapsın, şirkete katkısı olsun diye alıyor. (Aldığım cevap) İş görüşmesi esnasında üstün iletişim becerilerinizi göstererek işi alamazsınız. Başvurduğunuz alanla ilgili eğitim/deneyim yoksa ve biri size işe alıyorsa, asıl o zaman korkun. İşverenin derdi başkadır.
Kariyer.net vb. sitelerde hayal kırıklığına uğradıktan sonra bol bol kendi çevremden ve sosyal ağlardan CV toplamaya başladım. CV’lerin elenmesinin sebeplerine değinmek isterim.
Uzun Önyazı
Evet, önyazı eklemek, hedeflerinizden bahsetmek falan etkili, güzel şeyler ancak 6 sayfalık bir CV’nin 5 sayfalık önyazısını dünyanın en yetenekli adayı olduğunu bilsem bile okumam.
En Hızlı Elenme Sebebi: Konusuz E-Mail
Başka sektörleri bilmem, dijital pazarlama gibi iletişim odaklı bir sektör için CV gönderiyorsanız, mail göndermenin adabını bilmek zorundasınız. Daha konuyu yazmayı bilmeyen birisi yarın müşteriye ne mailler atar kim bilir? Hiç bir işveren bu riske girmez.
Rica ederim?
Tamam, kimsenin arz ederim demenizi beklediği yok ama sonuçta iş başvurusunda formal bir dil kullanılır. En nihayetinde ilk baraj, ilk iletişimin sağlandığı yerdir. Rica edemezsiniz, yardımcı olabilirseniz sevinirsiniz, ne bileyim teşekkür edersiniz falan ama rica ederim kalıbı üstten alta yazılır.
Mail Bombardımanı
İşverenin dikkatini çekmek istiyor olabilirsiniz, bu güzel bir düşünce. Ancak adama CV’nizi günde 3 kere gönderdiğinizde gerçekten, çok samimi söylüyorum, isminiz hafızaya kötü bir biçimde kazınıyor.
Word mü PDF mi?
CV gönderimi resmi bir başvurudur. Hem fontsal ve yapısal düzenlemelerin kaymaması için hem de işin biraz da raconundan CV’ler .pdf olarak gönderilir. Word dosyasında gelen CV’nin ilk bıraktığı intiba ben amatörüm olacaktır.
Sertifikalar ve Etkinlikler
Bir çok öğrenci için kötü bir haber olacak bu ama Kristal Elma’ya ya da Altın Örümcek’e dinleyici olarak katılmış olmanız işveren için bir şey ifade etmez. Bunlar katıldığım eğitimler bölümüne yazılacak türden bir bilgi değildir. Diğer yandan 3-4 konuşmacının katılıp kendi işinin reklamını yaptığı ücretsiz üniversite etkinliklerinde almayanı dövdükleri katılım sertifikalarından bir sayfa eklemeniz de 3 salisede geçilen bir detay. Gerçekten başvurduğunuz alanla ilgili bir sertifikanız varsa, eğitiminiz varsa elbette yazın ancak kalabalık görünüyor diye dikkat çekmek yerine eksi puan alırsınız.
Referanslarda Uçmak
Falanca partinin ilçe başkanını yazdığınız anda şuanki siyasi konjonktüre göre işe alınma ihtimaliniz %50 oranında düşüyor. Diğer yandan bu gözler referansa Başbakan yazan da gördü. Ne yapmamı bekliyor, adamı arayıp seni mi sorayım? Diğer yandan 9 tane referans yazdığınızda bu sizi güçlü göstermez, tam aksine kalabalık olsun diye yazdığınızı ve aramayacağımızı düşündüğünüzü gösterir.
Referanslarda Patlamak
Dijital pazarlama sektörü gerçekten küçük. Herkes herkesi tanıyor gibi gelmeye başladı bana her geçen gün. Bir CV geldi, beğendim, görüşmeye çağırdım. Görüşmede olumlu geçti, referanslara dikkat etmemiştim. Bir baktım, 3 referans var. İkisi çok yakın dostum. Sırayla aradım, “Haydar sakın o adamı işe alma, batırıyordu bizi” dedi birisi, diğeri “Ben aylarca iki gram iş yaptıramadım, sakın bulaşma” dedi. Ya kardeşim, bu adamları referansına yazmadan önce hiç mi düşünmedin, ölçüp tartmadın.
Dosya Adı
Gerçekten çok küçük bir detay gibi görünebilir size ama CV dosyanızın adı “Ad Soyad Güncellenmiş Hali X Şirket Eklenecek .docx” şeklinde geldiğinde kafalar biraz karışıyor. ad-soyad-ozgecmis.pdf olmalı dosya.
Kariyer Sitelerinin CV’leri
Diğer sektörler için bu normal olabilir ancak pazarlama alanında “genellikle” daha kreatif, daha özgün kişiler aranır. Kariyer.netten çektiğiniz CV ile başvurmak yerine kendi tasarımınız göndermeniz sizi gerçekten daha dikkat çekici kılar.
Kriterler
Eğer iş ilanında iyi derecede İngilizce diye bir ibare varsa gerçekten İngilizceniz yoksa boşuna başvurmayın. Her iki taraf da boşuna zaman kaybediyor.
- Peki X Bey, İngilizceniz nasıl, biz globale ürün satan bir şirketiz, müşterilerle iletişimde sorun yaşar mısınız?
- Anlıyorum ama konuşamıyorum.
- Peki yazabiliyor musunuz?
- Google Trans..
- Peki kolay gelsin.
Başvurmadan Önce Şirketin Lokasyonuna Bakmalısınız
CV’de iletişim adresi yazmayan birini iş görüşmesine çağırdım. Yerimiz Kurtköy’de. İş görüşmesine bir saat kala telefon geldi, “ya ben adrese bakmamışım, Esenyurt’ta oturuyorum.” Hayırlı olsun, kara listeye eklendiniz.
Fotoğraf
Evet ben de biliyorum, yurtdışında fotoğrafsız CV’ler şart, fotoğrafı olmayana da bir şey demiyorum ama Allah aşkına, ağzında sigarayla CV’ye fotoğraf mı konur? Şuraya ekran görüntüsünü koymamak için kendimi zor tutuyorum!
Typo
Daha CV’sine özen göstermeyen birisi işine nasıl özen gösterebilir? Bölümünün adını yanlış yazan, Adworlds çok iyi biliyor yazan, Egzel gördü bu gözler inanabiliyor musunuz?
Ünvan
CV’nin en başına sosyal medya uzmanı, SEO uzmanı falan yazarsınız ya hani, başvurduğunuz pozisyon dijital pazarlama uzmanı ise ünvanınızda muhasebeci yazmasın. Tamam ben de sivil havacılık mezunuyum ama CV’imde ünvan satırına bunu yazarsam ayıp olmaz mı?
Beklentiler
Adaylarda en sık karşılaştığım sıkıntılardan birisi; sadece işe girmek için iş görüşmesine geliyorlar. İşe alınana kadar söylemeyecekleri yalan yok neredeyse. Mutlu olamayacağın, uyum sağlayamayacağın bir işe neden girmek istersin ki? 3 ay sonra zaten ya istifa edeceksin ya kovulacaksın, bu taklalar niye?
- X Hanım, sizin çalışmak istediğiniz yerden beklentiniz ne? Ne olursa mutlu olursunuz?
- 8-9 kişilik bir ekibi yönetirsem mutlu olurum.
- Yalnız burada pazarlamaya bağlı tek kişi çalışacak.
- Ah öyle mi? Çok sevindim, tam istediğim gibi bir yer. Kendimi daha rahat gösterebilirim.
- ?????
Maaş
En çok yalanın söylendiği kısım burası. Kafalar da bazen bu konuda çok karışık olabiliyor. Geçenlerde bir stajyer ilanı yayınladım. Stajyere maaş vermemek ayıp değil ancak biz maaşlı düşünüyorduk. Birisi iletişime geçti, çağırdık, görüştük.
- Peki, her şey çok güzel, staj süreniz boyunca ücret beklentiniz nedir?
- 3500TL
- 5 yıl sonraki kariyer hedefinizi sormadım X Bey.
Bütün bunları bir kenara bırakırsak, en gıcık olduğum aday tipi, bu sadece bana özel değil, görüştüğüm bütün işverenlerin de en gıcık olduğu aday tipi bu.
- Hoş geldiniz, ne içersiniz?
- Çay alabilirim, maaş ne kadardı acaba?
- Lan bi dur! İşin ne olduğunu bile anlatamadık.
Hani sektör küçük demiştim ya, çok güzel bir örnek yaşadım geçen gün. İş görüşmesi sürüyor, her şey süper, yolunda. Konu doğal olarak maaşa geldi.
- Ben önceki çalıştığım yerde 5500TL alıyordum. Bunun biraz üstünü talep edeceğim.
- Peki, tamamdır biz değerlendirip dönüş sağlayacağız.
- Abi X vardı ya bize iş görüşmesine geldi, ne kadar maaş alıyordu sizde?
- 1800TL alıyordu abi, neden ki?
- E yuh be kardeşim!
Instagram Aşıkları
Ya ben çok yaşlandım, yeni nesil bir başka ya da biriler benimle fena bir şekilde alay ediyor. Instagram DM’den CV mi gönderilir kardeşim? Hayır bir de sonuna kalp atmış.
Bunu bütün samimiyetimle söylüyorum. Bir işe girmek gerçekten çok kolay. Çevremde onlarca eleman arayan var, aylardır arıyorlar. Ancak unutmamak da gerekir ki birini işe almak bir şirket için ciddi bir maliyet, her şirket de bu maliyet riskini minimuma indirmek istiyor doğal olarak. Sadece işe girmiş olmak için gerçekleştirilen başvurular, sadece CV göndermiş olmak için göndermek, bunlar sizi iş sahibi yapmaz. Bir arkadaşım geçen şöyle bir cümle kurdu; “abi bugün saydım, 48 farklı yere başvurdum, elbet birine girerim.” GİREMEZSİN! İş ilanları loto oynamak için yayınlanmıyor.
Haydar bey,
Söylediğiniz birçok konuda haklısınız ancak bu ülkede artık tanıdık olmadan iş bulmak baya zorlaştı. Yeni mezun olduktan sonra 6 ay bunun sıkıntısını çok çektim. Şimdiki işimi de kendi gayretlerimle buldum. Ancak benden sonra işe alınan istisnasız herkes içerden birini tanıyordu. Hatta bu arkadaşlardan birisi mail atmaktan bihaber mesela. Yani demek istediğim, tabi iş aramanın da bir adabı var ama tanıdığınız olduktan sonra saydığınız kriterleri kimse takmıyor. Malesef bu ülkede kendi gayretleriyle(tanıdık olmadan) iş bulabilen kişi sayısını oranlasak %80-20 gibi ezici bir çoğunluk çıkar herhalde. Ben o saydığınız kriterlerin hepsine uyduğum halde 6 ay iş bulamadım. Tabi bunların bir kısmında benim de hatalarım oldu ama çoğu kez karşısında kiminle konuştuğunu bile bilmeyen ikcılarla muhatap oldum. Özgeçmişimi ilk defa o an okudukları o kadar belliydi ki. Daha maaş konusuna girmiyorum bile. Yeni mezuna köle muamalesi yapmayan kalmamış herhalde bu ülkede. Üniversitedeyken bize bol bol staj yapın, kendinizi geliştirin diyenler mezun olduktan sonra sizin stajlarınız bizi ilgilendirmez. O yüzden siz hala bizim gözümüzde stajyersiniz diyorlar. Elbette ben de o kişilere uzmanım demiyorum. Hatta başvuru maillerimde vurguladığım husus ‘Beni eğitin. Gelişime açığım’ oluyor. Ama yine de olmaz diyorlardı. Ben de bunları gördükten sonra yeni arkadaşlara staj falan yapmayın diyorum. İşverenin gözünde staj bir işe yaramıyormuş nasılsa.
Merhabalar Asım bey,
Haklı olduğunuz konular var lakin bende size kendi deneyimimden bahsetmek isterim. Yeni mezun oldum ve istediğim pozisyon istediğim şirkette açıldı. Hemen başvurdum güzel bir cv ve güzel detaylarla. Tam tamına 3 kez 6 saatten oluşan mülakatlara girdim. Kimseyi ne tanıyordum ne de bir torpilim vardı. Kendi yeteneklerimde dünya devi bir şirkete girdim, en önemlisi istediğim pozisyonda. Bireysel çalışmalarınız çok önemli . Heleki bilişim sektöründe iseniz yabancı dil tercih sebebi değil mecburiyetiniz( bu kısım diğer yorumlar içinde yazdım). İngilizce bildiğimiz var sayılıyor yada isteniyor eğer varsa 2. Yada 3. Yabancı diliniz bu bir tercih sebebi oluyor. Evet tanıdıkları olanlar bu zaman kadar torpille güzel işler buluyordu lakin bununda sonu geliyor çünkü şirketler artık kendi işlerinde özel yetenekli insanlar istiyor istenilen iş profilini upgrade etmenizi istiyor. Fazla uzatıp sıkmak istemem sürçi lisan ettiysem affola. En güzel dileklerimle sağlıcakla kalın 🤗
Her fırsatta anlatırım. Ben sivil havacılık mezunuyum. THYye girmek için araya torpil koydum. Torpil derken tanıdık, ağır abi falan değil. Tam 8 farklı bakan koydum. Utanmasam bakanlar kurulunda karar çıkarttıracaktım 😀 Almadılar.
İKcılara sabaha kadar çakabilirim, dediklerinize de katılıyorum ancak bizim işimiz bahane üretmek değil, her görüşmeden bir ders çıkarmak. CVnizi ilk kez okuyorsa İKcının dikkatini yeteri kadar çekememişsiniz demektir. Bir dahakine nasıl çekerim diye düşünmek lazım. Düşünce tarzı bu olursa her işe girersiniz.
Çok keyifli yazı. Eğlendim okurken ve gerçekten de haklısınız. Var böyle insanlar.
Bir de yanlış anlamazsınız bir konuda sizi uyarmam gerek. Siz içeriklerinizde sürekli ‘bir çok ‘ yazıyorsunuz ama doğrusu ‘birçok’ siz de bu hatayı çok yapıyorsunuz.
Unvan, birçok. Onlarca kişi yazdı 🙂 teşekkür ederim düzeltmeniz için.
Yeni mezun insanlardan deneyim istiyorsunuz turlu yetkinlikler bekliyorsunuz ve anadil gibi ingilizce beklentiniz var, sonra sevgili issizler neden issizsiniz diye aciklama yapiyorsunuz cok mantikli gercekten! Deneyim kazanmamiza firsat verirse sizin gibi cok bilmisler belki basvuru kriterlerinizi dikkate alabiliriz.
1- Üniversiteler meslek edindirme kursu değildir. İşveren için diplomanız değil, işi öğrenmeye hevesli ve yatkın olup olmadığınız önemlidir.
2- İngilizce beklentisi elbette olacak. Özel sektörde (pazarlama sektörü için konuşuyorum) 5 üniversite bitirmiş adam mı ingilizce bilen mi deseler ingilizce bileni alırım. İngilizce temelli dünyada dil bilmeyen kendini geliştiremez.
3- Yeni mezunun deneyimli olması beklenmiyor, çıplak diplomayla gelmemesi bekleniyor.
Tekrar söylüyorum, işveren şirketi kalabalık görünsün diye alım yapmaz, para kazanmak için alır. Eğer bir öğrenme isteği, öncesinde gösterilmiş bir gayret göremiyorsa vereceği maaşı riske etmek istemez.
Birçok noktada yazdiklariniza katılmakla birlikte 45 yas üzeri için neden birşeyler yazmayı düşünmediniz demeden geçemiyor insan , bizler gerek iş ilanı sitelerinden gerekse elden müracaat ettiğimiz noktalarda ya çok tecrübeli geliyoruz yada yaşlı ve işin garibi siz hani burada ise başvuranların negatif yönlerini yazmışsınız ya işte o nokta bir tane insan kaynakları yetkilisi veya işe alım görevlisi siz nederseniz artık Aşağıya bakmayın çok tecrübelisiniz siz bizi aşarsınız veya yaşınız geçmiş çalışma arkadaşlarınız size dedemi diyecek diye söyleme cesareti gösteremiyor buna ne diyeceksiniz ? Lütfen soruma cevap verirseniz sevinirim , saygılarımla
Ben pazarlama sektöründeyim, kendi sektörümde kendi gördüklerimi yazdım. 45 yaşına geldiğimde eğer şirketimi yürütememiş ve maaşlı bir çalışan olursam büyük ihtimalle ben de işsiz kalırım 🙂 Artık hayat tek bir mesleği icra ederek bitirebileceğimiz bir yolculul değil. 45imde hala maaşlı iş arıyorsam pazarlama sektöründe aramam yanlış olur.
Her makalenizi içtenlikle pür dikkat okuyorum haydar bey. Bütün makalelerinizde bir sıcaklık bir samimiyet var. Lakin bu gerçekten çok eğlenceli idim soluksuz okudum. Ellerinize yüreğinize ve zihninize sağlık. Bir sonraki makalenizi sabırsızlıkla bekliyorum.
Saygılarımla Ömer Mermer. 😊
Çok teşekkür ederim bu güzel yorumunuz için.
🙂
ŞAKA GİBİ HALA GELİŞMEMİŞLİK DİZ BOYU. ÖZELLİKLE YALAN BEYANLAR ÇOK FENA.
NASIL OLACAK BU ANLAMSIZLIK ?!. PARDON
TEŞEKKÜR EDERİM…
Merhaba Haydar bey. Yazdıklarınız çok doğru ve mantıklı olsa bile halen çoğu IK’cı verilen PDF’i yada çıktı alınan cv belgesini kabul etmiyor. Tekrardan kendi verdikleri belgeleri doldurmanızı istiyorlar. Bir de benim sağ kulağımda duyma kaybı var ama bu hiç bir şekilde iletişime engel değil hatta kulak içi kulaklıkla bile müzik dinliyorum ancak bu işe alınmama hep engel oldu kendim teknisyenim ve bir tanıdığımın yanında da olsa uzun süre çalıştım ancak 2017 aralıktan beridir boştayım ve başvuru yaptığım firmalar kulak problemini göstererek sizi alamayız kusura bakmayın dedi.
Yeni Asır
İzmir Metro
Kar-El Demir Tel San.
Bu üç firma’dan ikisinde tanıdık olmasına rağmen yine de almadılar ki Kar-El firmasında üst düzey bir yönetici sayılabilecek biri önermişti. CV’m tek sayfa ve söylediğiniz hataları çok uzun süre önce giderdim. Şuan yaşım 31 ve buna ragmen 2017 aralıktan bu yana iş bulamadım. Ne yapmamı önerirsiniz. Hatam ne olmuş olabilir.
Yeterince yere başvurmamak gibi bir hataya da düşmüş olabilirim. İzmir ili bulunduğum konuma göre kurumsal olarak çalışan çok fazla firma bulunmuyor.
Kendime ait bir teknik servis sitesi açıp bu site üzerinden iş yapmayı düşünüyorum. Seo ve Adwords ve Sosyal medya reklamları ile iş bağlamayı ve eğer gerçekten tutarsa firma olarak açmayı planlıyorum. Sizce bu iş mantıklı mıdır? Tutar mı? Eğer yada tutup tutamayacağını bilemeseniz bile dijital pazarlama işinde olduğunuz için az yada çok bir şeyler hakkında bilgilendirir ve cevaplarsanız sevinirim.
Saygılarımla;
Erhan ÖNDER
Merhaba, şuna benzer grafik tasarımcı ilanları görüyorum.
Grafik tasarım programlarını kullanabilen,
Seo konusunda tecrübeli,
Web ve kodlama bilgisi olan,
Video edit yapabilen
Fotoğraf çekmeyi bilen
Baskı süreçleri konusunda bilgi sahibi…..
Abicim bu saydıklarından altı yedi tane ayrı dal ve meslek çıkıyor. Bu nasıl bir açgözlülük ki hepsini birden bir kişiden bekliyorsun. Haydi diyelim ki bunların hepsini biliyorum. Gün dokuz saat. Ben bunların hangisini, ne zaman yapacağım da sana hizmet edeceğim? Kusura bakmayın ama İK’cılar iyice saçmalıyor. Türkiye’de İK diye ciddi çalışan kaç kişidir çok merak ediyorum.
Merhaba öncelikle deneyimlerinizi aktardığınız için teşekkür ederim. İç mimarlık mezunuyum.
Yeni mezun sayılabilirim iş görüşmelerinde en önem verdiğim şeyin dürüstlük olması gerektiği mantığıyla hareket ederim yapabileceklerimi, ya da az bildiğim konuda elimden geldiğinin fazlasıyla kendimi geliştirebilceğimi gibi gibi görüşmelerde belirtirim. Hatta dürüstlüğüm ve samimiyetim için teşekkür aldığım bile oldu. Bu detayı abartmadığımı belirtmek için verdim. İş verenlerin sizin dediğinizin aksine istenildiği gibi enerjik, iletişim becerisi iyi, yeteneklerini dürüstlükle sergileyen insanlardansa yalan söyleyip göz boyayan kişileri tercih ettiklerini deneyimliyorum.
kusura bakmayın ama iş arayanlara suç atmışsınız da işverenlerin hiç mi suçu yok? yeni mezundan 5 yıl deneyim bekleyenin hırdavat dükkanında satış elemanı pozisyonu için 3 dil isteyenin muhasebe+temizlik+ikram servisleri+eşya tamirini bir ilana sıkıştırıp sonra öngörülen ücret asgari ücret diyenin hiç mi suçu yok? iş görüşmelerinde neler duydum o savunduğunuz işveren kesiminden sadece işvereni savunmak için yazılmış boş bir yazıdan başka bir şey değil bir de yukarıda işe alımlarda torpil yok algısı oluşturmak için araya 8 bakan soktum işe almadılar demişsiniz kusura bakmayın ama araya 8 bakan sokup o işe giremiyorsanız ortada büyük bir sıkıntı var demektir. bu ülkede bal gibi torpil var boşuna anlamaza yatmayın
Çok haklısınız. Ben de bu ara iş görüşmelerine gidiyorum ve inanır mısınız günüm hiç oluyor. Ben muhasebeciyim 4 dil biliyorum. Benimle dalga geçer gibi hem sekreterlik hem temizlikçilik hem çaycılık hem de muhasebecilik yaptıracaklar bi de saat 7 buçukta burda olacaksın esnek çalışma saatleri adı altında çıkış saatin belli değil 6 7 8 gibi de çıkabilirsin. Ücret beklentin nedir diye soruyorlar ben de bu kadar 4 kişilik işe en az 3 asgari ücret verirsiniz dedim 🤣🤣🤣
Anlattıklarınız çok güzel lakin şahsen neden işe alınmadığımı hem biliyor hem bilmiyorum. Yani şöyle tahmin ediyorum. Ben eğitim fakültesi mezunu bir öğretmenim ve üniversiteyi bitirip iki sene KPSS çalıştım iyi puan almama rağmen. KPSS’nin çok dengesiz bir sistemi olması dolayısıyla o sene alımlar 1500’sen 124’e düştü ve ben 700 olduğum için atanamadım. Sonuç mezun oldum 2 sene bekledim ve elimde ne bir tecrübe ne bir iş kaldı. O ara ciddi bunalıma girdim ve KPSS’ye çalışmayı bıraktım. Daha sonra evlendim ve özel sektör,Ücretli öğretmenlik liş aramaya başladım. Her yere başvurdum.İnanın elden CV verdim.Mail attım.Yani ne gerekiyorsa.Bana söyledikleri tecrübeniz yok ya da açık yok üzgünüz oldu. Bu arada en son okulların hepsine mesaj attım.Ücretsiz gönüllü öğretmenlik ,etüt öğretmenliği yapabilirim diye ama nafile. Dönüş olduysa da alan olmadı.( Bu arada maddi durumum yerinde sadece sevdiğim ve gerçekten yapmak istediğim bir meslek.Bir kişinin hayatına dokunabilirsin ne mutlu bana diye düşünen birisiyim)Daha sonra hamilelik ve çocuk doğurma yaş 30 oldu tabi. Şimdi başvurduğum hiç bir yer mülakata dahi çağırmıyor. Tecrübe istiyorlarmış çünkü TECRÜBE ,TEC-RÜ-BE … hayretle izliyorum hayatımı